Horlama ve Uyku Apnesi

      Uyku, bedenin tüm faaliyetlerinin yavaşladığı günlük ritmin gece dönemini kapsar. Uyku gün boyunca çalışıp yorulmuş yıpranmış dokuların yenilenidiği onarıldığı dönemdir. Hücrelerin onarım ve yenilenmesi için oksijene ihtiyaç duyulur. 

      Uyku dönemi REM ve Non-REM dediğimiz iki dönemden oluşur. REM (Rapid eye movement – hızlı göz devinimleri) dönemi nabız ve tansiyonun arttığı, solunum sayısının fazlalaştığı, rüyaların görüldüğü dönemdir. Non-REM ise bunların tam tersi rahat uyku dönemdir. Apnelerin çoğaldığı dönem REM dönemine rastlar.       

      Tıkayıcı uyku apnesi uykuda iken solunumun en az 10 saniye süreyle durmasıdır. Apne dönemini kısa süreli uyanma dönemi (aurosal faz) takip eder. Apne sayısı arttıkça uyuma ve uyanma ile geçen uyku yüzünden, beden dinlenmeden ve yeterince onarılıp güne hazırlanamadan yorgun bir şekilde kalkar.

        Solunumun durması döneminde oksijen alınamaması, başta beyin olmak üzere tüm organizmayı etkiler. Solunum kaslarının aşırı çalışmasına bağlı olarak, hasta hem yorgun hem de konsantrasyonu bozuk bir halde uyanır. Günlük aktivite kalitesi isteği ve gücü azalır. Her fırsatta gündüz uyuklamaları başlar. Karar verme ve çözümleme yeteneğinde azalma, konsantrasyon bozukluğu nedeniyle başarısızlık, mutsuzluk, bıkkınlık ve trafik kazalarına meyil artar.

      Kalp ve damar hastalıkları, yüksek tansiyon, akciğer hastalıkları varsa ağırlaşmaya, yoksa da ortaya çıkmaya başlar. 

 

HORLAMA VE UYKU APNESİ SEBEPLERİ 

          Horlama uykuda soluk alış verişin sesli veya gürültülü olmasıdır. Beraberinde çoğunlukla apne de vardır. Sebep, soluk havasının giriş ve çıkışının olduğu burun ucundan akciğerlere kadar olan yoldaki herhangibir daralma veya tıkanıklıktır. Bu tıkanıklığın en önemli ve en sık sebebi burun içerisinde havanın geçiş zorluğudur. Burundan havanın geçişini bozan sebepler:

-       Septum deviasyonu

-       Alt konka büyümesi (konka hipertrofisi)

-       Konka bülloza (Hava balonu şeklinde şişmiş orta konka)

-       Allerjik rinit

-       Vazomotor rinit

-       Septum delikleri (ters hava sirkülasyonuna sebep olarak)

-       Operasyonlar veya travmalar sonrasında septumla burun dış duvarı arsında oluşan yapışıklıklar (sineşiler)

-       Travma veya operasyonlara bağlı burun valvi yetersizlikleri (nefes alrken burun kanatlarının kapanması, giriş kapısındaki açıda daralma)

-       Viral veya bakteriyel rinitler

-       Burun polipleri

-       Burnun iyi huylu veya kötü huylu tümörleri

-       Geniz etleri (adenoid vegetasyon)

-       Geniz bölgesinin iyi veya kötü huylu tümörleri

Boğaz ve damağa ait problemler de horlama ve apneye sebep olabilirler:

-       Yumuşak damak ve küçük dil (uvula) büyümesi ve sarkmaları

-       Büyük bademcikler

-       Dil kökünün normalden büyük olması

-       Aşırı kilo alınmasına bağlı boyun bölgesinde doku artışı ve uykuda solunum yoluna baskı oluşturması

-       Çene yapısı bozuklukları (alt çenenin küçük olup dili geriye itmesi gibi)

-       Boğaz bölgesindeki iyi veya kötü huylu tümörler

HORLAMA VE UYKU APNESİNDE TANI VE DEĞERLENDİRME

       Etraflıca bir kulak burun boğaz muayenesi ile solunum yolundaki hava geçişini bozan sebepler kolayca tespit edilebilir. Endoskopik muayenlerle gerekirse radylojik değerlendirmelerle (tomografi veya MRI) kesin tanı konur. Polisomnografi (uyku testi) hastanın bir uyku merkezinde gece uyutlup solunum kalp, damar ve beyin fonksiyonlarının değerlendirilerek apne, hipopne ve aurosal (uyanma) indekslerinin tespit edilmesidir.

HORLAMA VE UYKU APNESi TEDAVİSİ

      Horlama ve apnenin  tedavisi, tıkanmaya yol açan sebebin ortadan kaldırılmasıdır. Bunun için tıbbi veya cerrahi yöntemler uygulanır. Hastanın ideal kilosuna ulaştırılması, apne ve horlamayı artıran sigara ve alkolden uzak durulması da ayrıca önem arzeder.

      Septum deviasyonu (burun kemiği eğriliği) için septoplasti ameliyatı, büyümüş konkaların radyofrekansla veya küçültülmesi, burun etlerinin alınması, burun yapışıklıklarının düzeltilmesi, burun valvini düzeltmek için yapılan cerrahiler, geniz eti ameliyatları, iyi veya kötü huylu tümörlere yapılan cerrahi girişimler, yumuşak damağa radyofrekans uygulanması, veya cerrahi yoldan küçültülmesi veya gerilmesi (UPP, UPF, anterior palatoplasti, v.b), büyük ve solunum pasajını tıkayan bademciklerin alınması, dil kökü küçültücü müdahaleler horlama ve apne tedavisinde biz kulak burun boğaz hekimlerinin baş vurduğuğumuz başlıca yöntemlerdir.

      Horlama ve apne için c-PAP cihazı uygulaması en etkili yöntemdir. c-PAP maskesi ve bunun bir hortumla bağlı olduğu pil veya elektrikle çalışarak pozitif basınçla hava pompalayan bir cihazdır. Uykudayken maskesi burna takılarak uyku süresince cihaz çalışır halde bırakılır. Etkisi tam olmasına rağmen hasta uyumu ve tercihi  %5 civarındadır . Böyle bir cihaza bağlı hastanın hayatını sürdürmesi hasta uyumu ve alışkanlığı açısından oldukça zordur.

ÇOCUKLARDA HORLAMA VE UYKU APNESİ

     Uyku hemen hemen bütün canlılar için vazgeçilemez fizyolojik bir ihtiyaçtır. İnsan beyni boyut ve fonksiyon açısından doğumdan itibaren gelişmeye başlayarak 7-8 yaşlarında tüm hayatı boyunca görev yapacak hale gelir. İlk aylarda iki katına, sonraki birkaç yılda ise onun tekrar iki katına ulaşır. 7-8 yaş civarında ise erişkin beyin boyutlarına yaklaşır. Büyüme ve gelişme sürecindeki beynin en önemli yaşam kaynağı oksijendir.

     Yeni doğan, günde 20 saate kadar uyuyabilir. Bu uykunun yarısından fazlası REM döneminde geçer. Bebek ve çocukların uykuları çoğunlukla REM uykusu olduğundan ve apneye de meğillidir. Büyüme ve gelişme için gerekli olan büyüme hormonu özellikle derin uyku döneminde salgılanır. Dolayısıyla çocuklardaki uyku kalitesini ve süresini bozan problemler, önemli zihinsel gelişim ve davranış bozukluklarına yol açabilirler.

       Yukarıda saydığımız apne sebeplerinin hepsi çocuklarda da horlama ve apne sebebi olabilse de en sık görülen neden bademcik ve geniz eti büyümeleridir. Horlama ve tıkayıcı uyku apnesi çocuklarda dikkat eksikliğine, hiperaktivite, hırçınlık, uyumsuzluk, agressivite, okul başarısızlıkları, dalgınlık, öğrenme ve algılama bozuklukları, diş gıcırdatma, uykuda altını ıslatmalara sebep olabilir. Nadir de olsa uykuda ani bebek ve çocuk ölümlerinin de sebebi olabilir. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite teşhisi konan çocukların %25 inde uyku apnesi tespit edilmiştir.